Prof. Dr. Cengiz YAKINCI

Prof. Dr. Cengiz YAKINCI

Rehabilitasyon merkezi mi, bağımlılık yaratan mekânlar mı?

İnönü Üniversitesi Sosyoloji Topluluğu öğrencilerinin Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Esgin danışmanlığında gerçekleştirdiği “Malatya’da Kahvehane Kültürü ve Sosyolojik Yansımaları” başlıklı araştırmada ilginç sonuçlar ortaya çıktı.

Araştırmalarının amacının kahvehanelerin bireyler ve toplum üzerindeki olumlu ya da olumsuz işlevlerini ortaya koymak olduğunu belirten Esgin, sosyolojik açıdan hala bazı önemli işlevleri yerine getirmeye devam eden kahvehanelerin, günümüzde olumsuz sayılabilecek işlevler de üstlendiğini ifade etti.

Malatya’da bulunan yaklaşık 230 kahvehaneden tesadüfi olarak seçilmiş 24 kahvehanede uygulanan araştırmaya göre, kahvehane müdavimlerinin büyük bir bölümünü 20-30 yaş arasındaki bireyler oluşturuyor. Bunu 50 ve üzeri yaş gurubu izliyor. Meslek dağılımı açısından ilk sırayı işçiler, ikinci sırayı öğrenciler, üçüncü sırayı esnaflar ve memurlar, dördüncü sırayı ise öğretmenler oluştururken, son sırada işsizler yer alıyor. Araştırma katılanlardan kahvehaneye çok nadir gelenlerin oranı %27 iken, her gün ve fırsat bulduğunda gelenlerin oranı %51’lere kadar ulaşıyor.

Araştırmaya göre kahvehaneye gitme gerekçesi, önemli ölçüde oyun oynama isteği ve alışkanlığı ile ilgili. Oyun oynayarak geçirilen zaman gündelik sorunlardan, sıkıntı ve stresten uzaklaşma anları olarak görülüyor. Bu anlamda pek çok kişiye göre, kahvehaneler aynı zamanda etkili bir rehabilitasyon merkezi. Kahvehanelerin sosyalleşme, işsizleri barındırma, kente uyum sağlama ve etkileşim mekanları olma açılarından olumlu işlevleri var. Ancak kahvehaneye gitmek sürekliliğe dönüşüp, gündelik işleri aksatmaya, sosyal yaşamdan kopmaya ve çalışma verimliliğini düşürmeye yol açan bağımlılık halini alınca durum farklılaşıyor. Kahvehane müdavimlerinin %30’dan fazlasında bağımlılık olduğu tespit edilen araştırmada, ayrıca katılımcıların %68’i kahvehanenin bağımlılık yapma özelliği olduğunu dile getirmiş.

Araştırmaya göre, bağımlılıktan kaynaklanan sorunları yaşayan kişiler aile içi münakaşalarla, işiyle ilgili sorunlarla ve sosyal yaşama katılmama gibi durumlarla yüzleşiyor. Sürekli kahveye gitmekten dolayı eşiyle ya da anne-babasıyla tartışan, ailesi huzursuz olan, ailesini ve işlerini ihmal eden kişi sayısı hiç de az değil. Bağımlılık özellikle boş zamanlarını daha verimli geçirmesi gereken öğretmenler söz konusu olduğunda kaygı verici hale dönüşüyor. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Prof. Dr. Cengiz YAKINCI Arşivi